Alanya'da Akaryakıt Dolum Tesisine Olumlu ÇED Raporu Verilmesine Tepki Büyüyor

Alanya'nın Yeşilöz sahiline 2011'de yapımına başlanan Aytemiz akaryakıt firmasına ait Dolfeni Tesisinin kapasite artırımına ÇED'den olumlu rapor çıkması Alanya'da tepkiye neden oldu. Olumlu ÇED raporunun ardından gemi yanaşma kapasitesinin 60 bin DWT'den 160 bin DWT'ye çıkması ve aynı zamanda dolfenlerin kedi yolu ile birlikte 324 metre uzunluğa ulaşılacağı belirtiliyor.



"Bölgede bu tür bir yapının turizme zarar verebileceği endişesi ile olumsuz görüş bildirdik"

ÇED raporunun olumlu sonuçlanmasının ardından açıklamalarda bulunan Alanya Turistik İşletmeciler Derneği Başkanı Burhan Şili, "Bölgemizde bulunan tüm tesisler bizim derneğimiz bir üyesi. Bizim bölgemiz Alanya turizm ile anılan bir bölge ve çok uzun yıllar 50 yıllardan bugüne turizm yapan bir bölge. Ağırlıklı olarak da deniz, kum ve güneş üçlemesi üzerine. Her ne kadar spor sağlık gibi farklı ürünlerimiz varsa da kültür gibi ağırlıklı olarak deniz, kum ve güneş turizmi yapmaktayız. Konuya bu şekilde baktığımız zaman bugün Alanya Gazipaşa arasında hali hazırda var olan akaryakıt dolum tesisinin kapasitesinin büyütülmesi konusu gündemdeydi ve aslında biz daha önce bunun buraya yapılmaması anlamında görüş bildirmiştik. Gayri resmi olarak bize bunlar sorulmuyor ama sonuçta bir bölge derneği olarak bir sivil toplum kuruluşu olarak bölgede bu tür bir yapının turizme zarar verebileceği endişesi ile olumsuz görüş bildirdik. Bize gelen bilgiler bu yapının büyütülmesine olumlu yönde bir karar verildiği şeklinde. En azından ÇED raporu ile alakalı böyle bir açılım var. Bugün bu var olan tesisin büyütülmesi risklerin daha da büyümesi anlamına geliyor.




"ÇEVRESEL RİSKİ VAR"

Aytemiz'e ait Dolfeni'nin büyütülmesi ile birlikte olumsuz çevresel faktörlerin meydana çıkacağını söyleyen Burhan Şili, "Bir yandan turizme olumsuz etki olabilecek riskleri taşıdığı kadar, çevresel anlamda da ciddi riskler taşıyan yapıdan bahsediyoruz. Bu hem deniz altı hem çevre anlamında gaz salınımları yada oluşacak her hangi bir olumsuzlıkta bir akıntı bir yanma gibi durumda hem çevreyi hem karasal çevreyi hem ise su altını etkileyebilecek ciddi risklerde barındıran yapı. Dolayısıyla da bu anlamda da istemiyoruz" şeklinde konuştu.